DOSTLUĞUN KURALLARI
+2
xoxkalcan
yunusjet
6 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
DOSTLUĞUN KURALLARI
DOSTLUĞUN KURALLARI
1-) Bencil olmayacaksın. Kendini düşünmeyeceksin.
2-) Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapmayacaksın.
3-) Aç gözlü olmayaaksın.
4-) Hakaret içerikli konuşup karşındaki kişiyi aşalamıyacaksın.
5-) Dostunun fiziki hem de ruhsal yönleriyle dalga geçmeyeceksin.
6-) Paranın lafını yapmıyacaksın , yaptıttırmıyacaksın.
7-) Her fırsatta bir birinizi koruyup kolluyacaksınız.
8-) Hep birlikte karar verilip herkesin kararına saygı duyucaksınız.
9-) Kimseye hoşlanmadığı bir davranışta bulunmıyacaksınız.
10-) Dostunun haklı olduğu her zaman arkasında duracaksın.
11-) Kendi özel ihtiyaçlarınızı kendiniz karşılayacaksınız. Dostlarınızdan bu kötü şeyler için para istemiyeceksiniz.
12-) Biz ancak bizden sorumluyuz.
13-) Sözünde Durmalı.
Bizim Dostluğumuz Keşke Biraz Böle Olabilse
Çok samimi iki dost ve arkadaşlardı. Fakat bir tanesi çok kurnaz atılgan ve hareketli, diğeri ise çok saf, dürüst ve sessizdi. Bir gün kurnaz olan arkadaş , diğer arkadaşın yanına giderek işlerinin bozulduğunu söyler ve kendisinden para ister. Samimi dostu onu hiç kırmaz ve elindeki bütün parayı arkadaşına verir. Arkadaşı bu parayla işlerini düzeltir. Bir süre sonra kurnaz olan yine arkadaşının yanına gider ve arkadaşının evlenmek üzere olduğu nişanlısını çok
beğendiğini ve kendisine vermesini ister. Arkadaşı çok şaşırır, ne diyeceğini bilemez.Fakat aralarında o kadar kuvvetli bir sevgi vardır ki arkadaşına hayır diyemez, nişanlısını arkadaşına verir.
Zaman içinde Saf olanın işleri bozulur ve birden arkadaşı aklına gelir
ben ona sıkıştığında iyilik yapmıştım diyerek arkadaşının iş yerine gider
ve kendisine çalışması için iş vermesini ister. Arkadaşı ona iş vermez. Bizimki pişmanlık ve üzüntü içinde geri döner ama yinede arkadaşına kızamaz. Bir gün sokakta dolaşırken yanına hasta ve yaşlı bir adam yaklaşır. Fakir olduğu için ilaç alamadığını söyler. Bizimki yaşlı adamcağıza acır, istediği ilaçları alır ve adamcağıza verir. Kısa bir süre sonra yaşlı adamın öldüğünü duyar. Yaşlı adam çok zengindir ve bütün mirasını kendisine bırakmıştır.
Saf adam artık zengindir. Biraz da sevdiği dostuna olan kırgınlığıyla dostunun iş yerinin karşısında bir ev alır ve oraya yerleşir. Bir gün evinin kapısını dilenci bir kadın çalar. Yaşlı kadın çok aç olduğunu, kendisine yemek vermesini ister. Bizim saf hiç düşünmeden kadını içeri alır karnını doyurur, Kimsesi olmadığını
öğrendiği kadına; Kendisinin de yanlız olduğunu söyler ve bu evde birlikte
yaşıyalım sen evin işlerini ve yemekleri yaparsın der, yaşlı kadın hiç
düşünmeden kabul eder. Bir süre sonra yaşlı kadın bizimkine, kendine
uygun bir kız bulup evlenmesini söyler. Bizimki böyle bir kızı nasıl
bulacağını, kendisinin tanıdığı olmadığını söyler.Yaşlı kadın ona uygun bir
kız tanıdığını ve kendisiyle görüştürebileceğini söyler. Görüşmeler
sonucunda evlenmeye karar verilir ve düğün davetiyeleri basılır. Bizimkisi
kırgın olduğu halde çok samimi dostunu yinede unutamamıştır. Biraz da
geldiği konumu görmesi açısından samimi arkadaşına da davetiye gönderir .
Düğün günü gelir çatar. Saf adam düğün salonunda bir şeyler söylemek
isteğiyle mikrafonu alır ve başlar yaşadıklarını anlatmaya; Eskiden çok
sevdiğim bir dostum vardı. Bir gün işleri bozulunca benden borç para istedi elimdeki bütün parayı verdim. Evlenmek üzere olduğum nişanlımı çok beğendiğini söyleyerek benden istedi. Çok üzülerek onu da kendisine verdim . Çünkü biz gerçek dosttuk onun üzülmesini istemedim. işlerim bozulduğunda onun fabrikasına gittim ve çalışmak için kendisinden iş istedim. Bana iş vermedi. çok üzüldüm, ama yinede arkadaşıma kızmıyorum .çünkü biz gerçek dosttuk. Bu konuşma üzerine kurnaz olan arkadaşı daha
fazla dayanamaz mikrofonu eline alır ve başlar konuşmaya;
Benim de bir zamanlar çok sevdiğim bir dostum vardı.
İşlerim bozulduğunda kendisinden para istedim, bütün parasını bana verdi.
Sonra ondan nişanlısını istedim, üzülerek nişanlısını da verdi. Nişanlısını
istememin nedeni o kadının arkadaşıma layık olmamasıydı (Hayat kadınıydı)
Kendisi çok saf olduğu için arkadaşımı o kadından bu
şekilde kurtardım.İşleri bozulduğunda gelip benden iş
istedi, Arkadaşımı kendi emrimde çalıştıramazdım, o yüzden iş vermedim.
Günün birinde karşılaştığı yaşlı adam benim babamdı. Babam ölmek
üzereydi, onu arkadaşımın yanına ben gönderdim ve mirasını ona ben bıraktırdım. Evine gelen dilenci kadın benim annemdi.Ona bakıp iyi yaşamasını sağlamak için gönderdim. Şu anda evlenmekte olduğu kız de benim kız kardeşim. Onu arkadaşımla evlenmesine ben ikna ettim. Değerli misafirler, işte biz böyle dostuz.
Kabul ediyosan cevabını ver aşağıya (yanda quete var ona tıklayarak )
1-) Bencil olmayacaksın. Kendini düşünmeyeceksin.
2-) Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapmayacaksın.
3-) Aç gözlü olmayaaksın.
4-) Hakaret içerikli konuşup karşındaki kişiyi aşalamıyacaksın.
5-) Dostunun fiziki hem de ruhsal yönleriyle dalga geçmeyeceksin.
6-) Paranın lafını yapmıyacaksın , yaptıttırmıyacaksın.
7-) Her fırsatta bir birinizi koruyup kolluyacaksınız.
8-) Hep birlikte karar verilip herkesin kararına saygı duyucaksınız.
9-) Kimseye hoşlanmadığı bir davranışta bulunmıyacaksınız.
10-) Dostunun haklı olduğu her zaman arkasında duracaksın.
11-) Kendi özel ihtiyaçlarınızı kendiniz karşılayacaksınız. Dostlarınızdan bu kötü şeyler için para istemiyeceksiniz.
12-) Biz ancak bizden sorumluyuz.
13-) Sözünde Durmalı.
Bizim Dostluğumuz Keşke Biraz Böle Olabilse
Çok samimi iki dost ve arkadaşlardı. Fakat bir tanesi çok kurnaz atılgan ve hareketli, diğeri ise çok saf, dürüst ve sessizdi. Bir gün kurnaz olan arkadaş , diğer arkadaşın yanına giderek işlerinin bozulduğunu söyler ve kendisinden para ister. Samimi dostu onu hiç kırmaz ve elindeki bütün parayı arkadaşına verir. Arkadaşı bu parayla işlerini düzeltir. Bir süre sonra kurnaz olan yine arkadaşının yanına gider ve arkadaşının evlenmek üzere olduğu nişanlısını çok
beğendiğini ve kendisine vermesini ister. Arkadaşı çok şaşırır, ne diyeceğini bilemez.Fakat aralarında o kadar kuvvetli bir sevgi vardır ki arkadaşına hayır diyemez, nişanlısını arkadaşına verir.
Zaman içinde Saf olanın işleri bozulur ve birden arkadaşı aklına gelir
ben ona sıkıştığında iyilik yapmıştım diyerek arkadaşının iş yerine gider
ve kendisine çalışması için iş vermesini ister. Arkadaşı ona iş vermez. Bizimki pişmanlık ve üzüntü içinde geri döner ama yinede arkadaşına kızamaz. Bir gün sokakta dolaşırken yanına hasta ve yaşlı bir adam yaklaşır. Fakir olduğu için ilaç alamadığını söyler. Bizimki yaşlı adamcağıza acır, istediği ilaçları alır ve adamcağıza verir. Kısa bir süre sonra yaşlı adamın öldüğünü duyar. Yaşlı adam çok zengindir ve bütün mirasını kendisine bırakmıştır.
Saf adam artık zengindir. Biraz da sevdiği dostuna olan kırgınlığıyla dostunun iş yerinin karşısında bir ev alır ve oraya yerleşir. Bir gün evinin kapısını dilenci bir kadın çalar. Yaşlı kadın çok aç olduğunu, kendisine yemek vermesini ister. Bizim saf hiç düşünmeden kadını içeri alır karnını doyurur, Kimsesi olmadığını
öğrendiği kadına; Kendisinin de yanlız olduğunu söyler ve bu evde birlikte
yaşıyalım sen evin işlerini ve yemekleri yaparsın der, yaşlı kadın hiç
düşünmeden kabul eder. Bir süre sonra yaşlı kadın bizimkine, kendine
uygun bir kız bulup evlenmesini söyler. Bizimki böyle bir kızı nasıl
bulacağını, kendisinin tanıdığı olmadığını söyler.Yaşlı kadın ona uygun bir
kız tanıdığını ve kendisiyle görüştürebileceğini söyler. Görüşmeler
sonucunda evlenmeye karar verilir ve düğün davetiyeleri basılır. Bizimkisi
kırgın olduğu halde çok samimi dostunu yinede unutamamıştır. Biraz da
geldiği konumu görmesi açısından samimi arkadaşına da davetiye gönderir .
Düğün günü gelir çatar. Saf adam düğün salonunda bir şeyler söylemek
isteğiyle mikrafonu alır ve başlar yaşadıklarını anlatmaya; Eskiden çok
sevdiğim bir dostum vardı. Bir gün işleri bozulunca benden borç para istedi elimdeki bütün parayı verdim. Evlenmek üzere olduğum nişanlımı çok beğendiğini söyleyerek benden istedi. Çok üzülerek onu da kendisine verdim . Çünkü biz gerçek dosttuk onun üzülmesini istemedim. işlerim bozulduğunda onun fabrikasına gittim ve çalışmak için kendisinden iş istedim. Bana iş vermedi. çok üzüldüm, ama yinede arkadaşıma kızmıyorum .çünkü biz gerçek dosttuk. Bu konuşma üzerine kurnaz olan arkadaşı daha
fazla dayanamaz mikrofonu eline alır ve başlar konuşmaya;
Benim de bir zamanlar çok sevdiğim bir dostum vardı.
İşlerim bozulduğunda kendisinden para istedim, bütün parasını bana verdi.
Sonra ondan nişanlısını istedim, üzülerek nişanlısını da verdi. Nişanlısını
istememin nedeni o kadının arkadaşıma layık olmamasıydı (Hayat kadınıydı)
Kendisi çok saf olduğu için arkadaşımı o kadından bu
şekilde kurtardım.İşleri bozulduğunda gelip benden iş
istedi, Arkadaşımı kendi emrimde çalıştıramazdım, o yüzden iş vermedim.
Günün birinde karşılaştığı yaşlı adam benim babamdı. Babam ölmek
üzereydi, onu arkadaşımın yanına ben gönderdim ve mirasını ona ben bıraktırdım. Evine gelen dilenci kadın benim annemdi.Ona bakıp iyi yaşamasını sağlamak için gönderdim. Şu anda evlenmekte olduğu kız de benim kız kardeşim. Onu arkadaşımla evlenmesine ben ikna ettim. Değerli misafirler, işte biz böyle dostuz.
Kabul ediyosan cevabını ver aşağıya (yanda quete var ona tıklayarak )
En son yunusjet tarafından Ptsi Mayıs 04, 2009 10:07 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
Solda yukarıda Bulunan reply den cevap yolla bilirsiniz. Başlıktaki konuya yaza bilirsin.
Mesaja alıntı yapmak içinde sağda qoute den alıntılı mesaj yaza bilirsiniz.Alıntılı nasıl oluyo Ör :
(Ayşe : Alıntıyı nerden yapacağız ? ) diye soruyor :
Sağda yukarda quote den yapacaksın .
Mesaja alıntı yapmak içinde sağda qoute den alıntılı mesaj yaza bilirsiniz.Alıntılı nasıl oluyo Ör :
(Ayşe : Alıntıyı nerden yapacağız ? ) diye soruyor :
Sağda yukarda quote den yapacaksın .
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
kabul ediorum
xoxkalcan- Mesaj Sayısı : 68
Kayıt tarihi : 02/05/09
Nerden : TURKEY in Bursa
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
o zaman kimse dost değil olmak için 40 fırın ekmek yemek lazımhikayedeki gibi dostluklar sadece sınıfta değil dünyada az vardır zaten nişanlınısını veren adamda bilemiycem
DR. JONY İLKER- Mesaj Sayısı : 28
Kayıt tarihi : 03/05/09
Yaş : 33
Nerden : bursa
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
ilker demiş ki:o zaman kimse dost değil olmak için 40 fırın ekmek yemek lazımhikayedeki gibi dostluklar sadece sınıfta değil dünyada az vardır zaten nişanlınısını veren adamda bilemiycem
hiç değilse olmaya çalışalım
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
Bende kabul ediyorum ve denemeye çalışacağım ... bizim arkadaşlığımızda kötü olmasın
schenol- Mesaj Sayısı : 9
Kayıt tarihi : 30/04/09
Geri: DOSTLUĞUN KURALLARI
eklenmesi gereken madedeler var sözünde durulmalı
DR. JONY İLKER- Mesaj Sayısı : 28
Kayıt tarihi : 03/05/09
Yaş : 33
Nerden : bursa
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz